Günümüzde artık bilgiye çoğu kez İnternet’ten ulaşılıyor ve anlamı bilinmeyen her şey, kitaplıklardaki sözlükler yerine İnternet’ten öğreniliyor. Bilgiyi, “kümülatif bir biçimde oluşturup” paylaşan etkileşimli (interaktif) sözlük siteleri de İnternet’te bilgiye en çok ulaşılan platformlara dönüşmüş durumda. Özellikle muhalif konumlarıyla, demokrasi kültürünü zenginleştiren sitelerden üçünün Türkiye’nin en çok ziyaret edilen ilk 100 sitesi arasında yer alması, benimsendiklerinin de açık kanıtı. Türkiye’nin sosyal medyaya yaptığı özgün katkılardan biri olan etkileşimli (interaktif) sözlük sitelerinin dünyada fazla örneği bulunmuyor. Bilişim Dergisi, sektör yayınları arasında ilk kez, “bilgi, olay, kişi, durum vb. maddeleri yorumlayan” etkileşimli sözlük sitelerini, mercek altına aldı. Derginin Şubat sayısında, genellikle gençler tarafından kurulan sitelerin, amaç ve hedefleri, üye sayıları, içerikleri, çalışma düzenleri ve gelecek öngörüleri yansıtıldı.
Toplumun tüm bireylerinin eleştirel düşünce ve bakışa sahip olması gerektiğine işaret eden Ekşi, Uludağ, İnci, İHL ve Bilgi sözlük yetkilileri, daha özgürlükçü bir yaklaşım bekliyor. Ana akım medyadan farklı olarak “anlık” bilginin hızla taşınabildiği, temelinde bilgi, eleştiri ve mizahın yattığı sözlükler, “kişilerin nefes alabildikleri” mecralar olduklarına dikkat çekip çeşitli sansür ve baskılara maruz kalmaktan şikâyetçi. Türkiye’nin sansür ve sosyal medya konusunda bir politikası olmadığından yakınan siteler, sansürün gelecekte daha büyük bir sorun olması, yasakçı zihniyetin büyümesinden endişe ediyor. Gelecek kuşaklara zengin bir kaynak bırakmanın mücadelesini verdiklerini vurgulayan site yetkilileri, kendilerine gösterilen ilgiden memnun olduklarını ancak önyargı, hoşgörüsüzlük duvarları ve yasakçı zihniyetle sık sık karşılaştıklarını belirtiyorlar.
“Her tür eleştiri yayılsın ki insanlar, ‘zırva eleştiri’ ile ‘hakkaniyetli övgü’ skalasını ölçebilir hale gelsinler” diyen Ekşi Sözlük’ün sahibi Sedat Kapanoğlu, yasakçı zihniyetin hiçbir noktada geri adım atmadığını ve otosansüre zorlandıklarına dikkat çekti. 1999’da “çok eğlenceli” olacağını düşündüğü için siteyi kurduklarını anlatan Kapanoğlu, Türkiye’nin, bu sitelerden “eleştiriye hazımsız, çarpık hukuki yapısı, baskıcı toplumu ve darbeden kalma apolitikliğinden dolayı” çok fazla yararlandığına işaret etti. Toplumun tüm bireylerinin öncelikle eleştirel düşünce ve bakışa sahip olması gerektiğinin altını çizen Kapanoğlu, özgürlükçü yaklaşımın, “aklı başında bir kitle ile” her mecra ve biçimde güzel yeşereceğine inandığını bildirdi. Üç kez mahkeme kararıyla kapatıldıkları için artık bu konuda “ehilleştiklerini” ve birkaç saatte kapatma kararını geri aldırmayı başardıklarına değinen Kapanoğlu, tek içerik yüzünden tüm siteyi kapamanın yanlışlığını anlatıp farkındalık yaratmaya çalıştıklarını söyledi.Ekşi sözlük söyleşisi e-dergi : http://www.bilisimdergisi.org/s140/index.html?page=28,
Ekşi sözlük söyleşisi pdf : http://www.bilisimdergisi.org/pdfindir/s140/pdf/28-35.pdf
Güncel bir haberin hızla aktarılması ve arşivlenen bilginin basitçe bulunmasının sözlükleri cazip kıldığına işaret eden Uludağ Sözlük moderatörlerinden Gökhan Gürleyendağ, “Tek mücadelemiz; gelecek nesillere milyonlarca bilgi içeren bir kaynak bırakmak” diye konuştu. Fazla yazının değil kalıcı ve kaliteli bilgilerin sözlüğe aktarılmasının önemli olduğunu belirten Gürleyendağ, gelecek nesillere milyonlarca bilgi içeren bir kaynak bırakmanın mücadelesini verdiklerini vurguladı. Sözlüklerde bir kişinin “kasten karalandığına” inanmayan Gürleyendağ,yazarları bu şekilde organize etmenin mümkün olmadığını ve kimsenin bununla uğraşmayacağını söyledi. Gürleyendağ, insanların haklarında yazılan yazıya ön yargıyla yaklaştıklarını ancak sözlüklerin, insanların düşünce yapısındaki dağınıklığı ya da bir hareketindeki yanlışı söylediğini savundu. Uludağ sözlük söyleşisi e-dergi : http://www.bilisimdergisi.org/s140/index.html?page=44
Uludağ sözlük söyleşisi pdf : http://www.bilisimdergisi.org/pdfindir/s140/pdf/44-53.pdf
İnci Sözlük’ten Gürkan Dündar ise, sözlüklerin bilginin yanı sıra çokseslilik sağlayıp okuyucuların çok yönlü düşünmesine yol açtığına dikkat çekti. “İnternet, ansiklopedilerden uzaklaşmamızı ve bir tık ile birçok bilgiye ulaşmamızı sağlıyor” diyen Dündar, planlı bir kuruluş olmadıkları, sansürcü zihniyetten bunalan birkaç İnternet kullanıcısının daha rahat olabileceği bir platform arayışıyla bir anda kurulduklarını anlattı. Sansürle mücadele ve aynı kafadan insanların birlikte eğlenebilmesini hedeflediklerini belirten Dündar, mahkeme kararıyla kapatıldıkları için sansürle mücadelede henüz galip gelemediklerini ama bu konuda azimli olduklarını vurguladı. Dündar, küfrü amaç değil, araç olarak gördüklerini ve küfrün yerinde kullanıldığı zaman Türkçe’yi güzelleştirdiğine inandığını söyledi.İnci sözlük söyleşisi e-dergi : http://www.bilisimdergisi.org/s140/index.html?page=36
İnci sözlük söyleşisi pdf: http://www.bilisimdergisi.org/pdfindir/s140/pdf/36-43.pdf
“Ötekileştirilen bir mahallenin sözcüsü olup sözün değerini yükseltme noktasında bir misyon” üstlendiklerini bildiren İHL Sözlük’ün sahibi Said Ercan, amaçlarını “karalamak değil, yerinde eleştiri ve övgü mekânı olmak” şeklinde açıkladı. Düşünce alanında bir site yayınlıyor olmanın sürekli kanun ve engellerle karşı karşıya gelmeye yettiğini belirten Ercan, sanallaşan insanın, gündem hakkında fikirlerini sözlük aracılığı ile belirtmeyi tercih ettiğine dikkat çekti. Yeni İnternet yasasından en çok sözlüklerin etkileneceğini vurgulayan, Türkiye’nin sansür ve sosyal medya konusunda bir politikası olmadığını düşünen Ercan, Türkiye’nin sansür konusunda karnesinin iyi olmadığını anımsatıp genelde siyasetçi ve yazarların hukuki baskı açısından başı çektiğini belirtti. İHL sözlük söyleşisi e-dergi : http://www.bilisimdergisi.org/s140/index.html?page=54
İHL sözlük söyleşisi pdf : http://www.bilisimdergisi.org/pdfindir/s140/pdf/54-59.pdf
Sitelere toplumda gösterilen ilginin tatmin edici olduğunu ve emeklerinin tam karşılığının alındığının altını çizen Bilgi Sözlük’ün kurucusu Bülent Cumhur Erol, gösterilen ilginin, konulara yaklaşımın objektif ve tarafsız olmasından kaynaklandığını söyledi. Gelecekte sansürün daha büyük bir sorun olacağı ve yasakçı zihniyetin büyüyeceği endişesi yaşayan Erol, insanların sokakta konuşulan şekilde yazılan yazıyı okumaktan memnun olduğunu ve sitelerin bu talebi yerine getirdiğini düşünüyor. Bilgi sözlük söyleşisi e-dergi : http://www.bilisimdergisi.org/s140/index.html?page=60
Bilgi sözlük söyleşisi pdf : http://www.bilisimdergisi.org/pdfindir/s140/pdf/60-69.pdf
İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Özgür Uçkan ise, sözlük sitelerini, “Türkiye’nin küresel sosyal medya ortamına yaptığı özgün bir katkı”, “internetin ana akım medyaya bıçkın bir cevabı” ve “geleneksel medyanın internetle imtihanının bizim coğrafyamızdaki en acı tecrübesi” olarak değerlendirdi. Uçkan, sözlüklerin toplumu yansıttığı, derin muhalefet, nefret söylemi, eleştiri ve hakaretin yanında bilgi ve geyiği de barındırdığına dikkat çekti. Sözlüklerin “muhalif” yapıları nedeniyle “yaramaz çocukların oyun alanı” veya “saygısız” ortamlar olarak görüldüğünü vurgulayan Uçkan, “Ama İnternet’in yaptıklarından biri de bu zaten: geleneksel medyaya ve egemen söyleme ‘saygı duymak’ zorunluluğunu ortadan kaldırmak” dedi.
Dr. Özgür Uçkan söyleşisi http://www.bilisimdergisi.org/pdfindir/s140/pdf/20-27.pdf
Özgür Uçkan söyleşisi e-dergi: http://www.bilisimdergisi.org/s140/index.html?page=22
Türkiye Bilişim Derneği’nin (TBD) aylık yayını Bilişim Dergisi’ne aşağıdaki bağlantılardan ulaşabilirsiniz:
Sayı 140 tüm dergi (13MB) pdf: http://www.bilisimdergisi.org/s140/pages/s140.pdf
Sayı 140 Basın tüm dergi(41MB): http://www.bilisimdergisi.org/s140/pages/s140_press.pdf
Eski sayılar e-dergi : http://www.tbd.org.tr/index.php?sayfa=dergi&mi=1
Eski sayılar arşiv (makale/yazar arama ve pdf makaleler) : http://www.bilisimdergisi.org/arch/
Ipad: http://itunes.apple.com/bw/app/bilisim-dergisi/id439832259?mt=8