Can Yücel’in Mezarının Parçalanmasında Asıl Suçlu Kim?

Bugün medyaya Can Yücel’in mezartaşının yıkıldığı bilgisi düştü ve kısa sürede tüm medyada yayıldı. Muhtemelen Kültür bakanı ve diyanet işleri başkanı bile bu olayı kınayacaktır, ben de kesinlikle çok yanlış buluyorum ve kınıyorum.

Hayatının 2 güzel yılı Datça’da geçmiş biri olarak bu konuda bir kaç şey demeden geçemeyeceğim, Datça’da kaldığım sürece boyunca sevdiğim şairlerden Can Yücel’in mezarına komşu olmakla övünüyordum. Datça’ya ziyarete gelen arkadaşlarımı ilk olarak oraya götürüyordum. Fakat zamanla gördüğüm manzaralar beni o mezardan uzaklaştırmaya yetmişti.
Datça’dan ayrılırken son bir kez görmek bile istemedim. Beni bu hale getiren şüphesiz ayyaş dengesiz ergenlerin davranışlarıydı. Can Yücel mezarı Datça’nın hemen girişinde Datça terminaline çok yakın denize nazır bir tepe’de yer alan Datça Mezarlığında yer alıyor. Yani ayrı bir anıt mezarda değil, diğer mezarlıklıklar ile arasında bir duvar, çit yok, ayrım yok, buraya şarap ve bira içmeye gelen dengesizler, motorlu ekipler, diğer mezarlara da saygısızlık yapıyorlar,
bizim inancımıza göre mezarların üstüne basmak günahtır, bunlar resmen içip içip kendinden geçiyor yeri geliyor mezarlıkta öpüşmeyi sevişmeyi de ihmal etmiyorlar.

bu iğrenç davranışlar son dönemlerde o kadar artmıştı ki, artık diğer mezarlıkların sahipleri,
bu manzaralar karşısında vicdanen ve manen yıkım yaşar duruma gelmişlerdi.

Datça’nın CHP’li belediyesi -ki datça bir dönem anap hariç hep CHP’de oldu- bu manzara karşısında hiç bir şey yapmadı sadece Can Yücel’in adını kullandı, reklam malzemesi yaptı, başka bir katkısı olmadı.

Resimde de görüleceği gibi buraya gelen kutsala ölüye ve insana saygısı olmayan edepsizler, artık burada bira ve şarap şişelerini de bırakmaya başladılar, resimde görüleceği gibi “çiçek dışında hiç bir şey konulmaması rica olunur” tabelası asıldı.
o şişeleri bırakmakla kalmayıp bir de kırıyorlardı ve her taraf cam parçaları oluyordu.

12 Ağustos Can Yücel’in ölüm yıldönümünde Ramazan ayında bu resimde de görüleceği gibi bu manzaraları utanmadan tekrar ettiler. Ramazan ayında müslümanlar mezarlıklara akın eder, ölüleri için kur’an okurlar, o mezarlıkta şarap partisi yapmak, tahrik etmektir. İnsanların manevi duyguları ile dalga geçmektir.

Datça gibi CHP’nin kalesi olan yerlerde provokasyon ihtimalini de elden bırakmak istemiyorum Bu saldırının Ak Parti ilçe Başkanı Ahmet Sedat Deniz’in ramazan ayında mezar başında şaraplı anmaya tepki açıklamasının arkasından gelmesi, Datça’yı kendi kalesi olarak görenlerin, son seçimle beraber bölgede güçlenen Ak Parti’ye karşı bir karalama hamlesi de olabilir. Her şeye rağmen bu mezartaşını bir muhafazakar yıkmışsa bile, Can Yücel’e en büyük kötülüğü onu pis iğrenç işlerine alet eden, kamplaştıran ayyaş takımı yapmıştır.

Şair dünyayı güzelleştirmek için vardır.
şair dünyayı düzene sokmak için vardır.

begonvil kokulu Datça’yı birileri bira kokutmak için Can Yücel’i kullanacaksa, bunların önüne önce CHP’li belediye geçmek zorundadır.
Halkın bu kadar provoke etmenin sorumluluğu belediyenin ve Can Yücel’in anısına ihanet eden, ayyaş takımın üzerinedir.

Can Baba’nın mezarının ayak ucunda şu yazıyor;
“Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi”
şimdi bırakın yalanı dolanı ve çıkın itiraf edin, biz can babanın manevi mirasını çar cur ettik, ruhunu sızlattık deyin. Kimseye de suç bulmayın.