“Emeğin ürettiği nesne, üreticiden bağımsız bir erk ve yabancı bir varlık olarak, ona karşı koyar. Emek ürünü, bir nesne içinde saptanmış ve somutlaşmış emektir; emeğin nesneleşmesidir. Emeğin edimselleştirilmesi, onun nesnelleştirilmesidir. İktisat aşamasında, emeğin bu edimselleşmesi, işçi için kendi gerçekliğinin yitirilmesidir. Nesnelleşme nesnenin yitirilmesi ya da nesneye kölelik olarak; temellük “yabancılaşma” ve yoksunlaşma olarak görünür.” (Karl Marx, 1844 El Yazmaları) “Here is a man who will give us great Nazi films!” (Adolf Hitler) 1927 yapımı bilim kurgu filmi Metropolis, Alman ekspresyonizmin en önemli ürünlerinin başında gelir. Thea Von Harbou’nın aynı isimli romanından uyarlanan film, dönemin popüler konularından biri olan işçiler ve kapitalist yöneticiler arasındaki sosyal krizden konusunu alır. Metropolis, son ekspresyonist film olmakla birlikte kolay kolay kategorize edilmeyecek bir neliğe haizdir. Weimarer Republik’de daha sonraki dönemlerde çekilen Woman In the Moon (Frau im Mond, 1929) gibi saf bir bilim kurgu olarak nitelendirilemez. Metropolis daha çok janraların bir tür karışımı olmakla birlikte, …
Devamı »