Kamu kuruluşları konum itibariyle halkla iç içe durumdadırlar. halkla olan ilişkileri bakımından belediyelerin bir adım önde olduklarını söyleyebiliriz. bir şehirdeki imar faaliyetlerini yürüten belediyelerin hizmetlerini halka anlatabilmeleri ise farklı yollarla olmaktadır. 1994 yılından öncesini hatırlamıyorum. ama o dönemden sonra özellikle istanbul ve ankara’da belediyeleri muhafazakar kesimin kazanması belediyelerin tanıtımlarında önemli bir kilometre taşı olarak durmaktadır. çünkü beyaz türk olarak lanse edilen gazeteciler muhafazakar belediye başkanlarının hizmetlerini değil “yapamadıklarını” haber yapıyorlardı. dolayısı ile belediyelerin “bülten” adı altında hizmetlerini anlattıkları bir sektör gelişti. İstanbul Bülteni’ni az okumamışımdır mesela. daha sonra özellikle seçimlere yakın zamanlarda bu bültenler daha da kalınlaştılar, geliştiler. belediyelerin reklam aracı haline gelen bültenleri artık kimse okumuyor. ama bu değildir ki belediyeler reklama ihtiyaç duymuyorlar. aksine şimdi reklama daha fazla para harcamaktalar. işte bu yazı en az maliyetle en fazla reklamın sırlarını barındırıyor. sosyal medya, bünyesine kabul olunmak için para gerektirmeyen, artı eleman masrafı olmayan, bir kişinin rahatlıkla idare edebildiği …
Devamı »