PayPal’ın, Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 15 ülkede yaptığı, zaman, para ve teknoloji ilişkisine odaklanan PayPal ‘People Economy’ araştırmasına göre, Çinlilerden sonra online alışverişe en çok zaman ayıran Türkler…
İnsanların paraya dair fikirlerini kökten değiştiren PayPal, zaman, para ve teknoloji ilişkisine odaklanan ilginç bir araştırmaya imza attı. Türkiye, Avustralya, Brezilya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, İsrail, İtalya, Japonya, Rusya, Singapur, İspanya, İngiltere ve ABD’de yapılan araştırma, teknolojinin insanların gündelik hayatlarına, alışveriş alışkanlıklarına ve ekonomiye nasıl etki ettiğini ve bunun ülkeden ülkeye nasıl değiştiğini gözler önüne seriyor. İşte araştırmanın sonuçları.
Alışverişin Her Türlüsüne Meraklıyız
Araştırmaya katılanlara yöneltilen bir soru “Geleneksel ve online alışverişe haftada ortalama kaç dakika ayırıyorsunuz?” idi. Tablo gösteriyor ki, insanlar hala ‘geleneksel’ alışverişe daha fazla zaman, haftada 291 saat; buna karşılık online alışverişe sadece 202 saat ayırıyor. Yüz yüze alışverişe en çok vakit harcayan ülkelerden biri de 387 saatle Türkiye. Bizim önümüzde 389 saatle İspanya var; ardımızdaysa 378 saatle Çin. Geleneksel alışverişe en az zaman ülkeyse, haftada sadece 20 saatle ABD!
Online alışverişin şampiyonu (387 saat) Çin. Çinliler aynı zamanda online alışverişe, geleneksel alışverişten daha çok zaman ayıran yegane millet. İkinci sırada ise 263 saatle Türkiye var! Üçüncülükse 238 saatle Brezilyalıların. En az vakit harcayan ülkeyse, yine ABD.
Ortak Kaygı: Online Dolandırıcılık
Öte yandan hala birçok kişi online alışveriş yaparken kaygılanıyor. Sebepler muhtelif. Elbette en herkesin en büyük ortak tasası dolandırıcılık. Dünya ortalaması yüzde 62 iken, dolandırılmaktan en çok korkan iki millet yüzde 70 ile Singapurlular ve Brezilyalılar. Türkiye de yüzde 68 ile üçüncü sırada.
Online alışverişle ilgili diğer endişelerimiz şöyle: Satın alınanların kalitesiz olması (yüzde 60), yanlış ürünlerin gelmesi (yüzde 50), teslimat sırasında evde olmamak (yüzde 42), hesap bilgilerinin yanlış kişilerin eline geçmesi (yüzde 37) ve satın alınan ürünlerin iadesi durumunda çıkacak masraflar (yüzde 34).
Bir de bu işin yurtdışı ayağı var; yani yurtdışından online alışveriş yapmak. Mesela yurtdışında online alışveriş yapan Türklerin en ciddi korkusu bir sahtekarlığa kurban gitmek; ‘People Economy’ anketine Türkiye’den katılanların yüzde 55’i bu yanıtı veriyor. Yine yüzde 50’lik bir kesim satın aldığı ürünlerin gelmemesinden endişe ediyor ve yüzde 45’i ürünlerin kalitesinden emin olamıyor. Bir de “Kendi ülkemden alışveriş yapmayı tercih ediyorum” diyenler var; ki bunlar da Türkiye’nin yüzde 33’üne tekabül ediyor.
Dünya genelindeyse sıralama biraz farklı. Sınır ötesi online alışveriş yapanların en önemli tasası, ürünlerin teslim edilmemesi (yüzde 48). Ürünün kalitesini dert edenlerin başında, yüzde 68 ile Singapurlular geliyor. ABD nüfusunun ise neredeyse yarısının (yüzde 48) kendi ülkelerinde alışveriş yapmayı tercih etmesi dikkat çekiyor.
Ne var ki yine araştırma şunu gösteriyor: Üzerinde nakit parayla yurtdışına çıkma fikrine hemen hemen kimse sıcak bakmıyor. Tabii bunun altında yatan temel sebep güvenlik. İnsanların yüzde 85’i üzerlerinde nakit para olmadan yurtdışına çıkmayı tercih edeceklerini söylüyor.