Leyla Hanım öncelikle sitemize konuk olduğunuz için size teşekkür ederiz. Leyla Mine Tandağ’ı tanıyabilir miyiz?
Merhaba, ben teşekkür ederim. 26 Aralık 1973’te İstanbul’da doğdum. Lise mezuniyetine kadar İstanbul da okuduktan sonra Üniversite eğitimi için ABD’deki Wesleyan College’a gittim. Sırası ile Wesleyan, İstanbul Üni. Eczacılık Fakültesi, Kaliforniya Üniversitesi San Diego, İllinois Teknoloji üniversitesi ve Chicago Üniversitelerin deki Lisans ve Yüksek Lisans eğitimlerimi tamamladım. ABD ve Türkiye’deki ilaç endüstrilerinde üst düzey yöneticilik, TR Fındık Tanıtım Grubu, Dış Ticaret Bakanlığı, İhracatçılar birliği ve ABD Tarım Bakanlığının ortaklasa kurmuş oldukları Amerika Fındık Konseyinde 5 sene yöneticilik, Amerika Sağlık Bakanlığında Proje Direktörü olarak çalıştıktan sonra 2009 senesinde ülkeme döndüm. Şu anda Ataşehir’de, Nefes Eczanesinin Eczacılığını yaparken, LMT Danışmanlık şirketimle Türk ve ABD firmalarına danışmanlık, ortaklarından olduğum ME danışmanlık firmasında eğitim ve danışmanlık yapmaktayım. 2004 senesinde Olimpiyat Meşalesini taşıdım. 2005 VE 2006 senelerinde ABD de Stratejik planlama, görsel ve yazılı reklam ödülleri alırken, ABD de şiirlerimle birçok ödüle laik görüldüm. Piyano çalmak, tenis oynamak, kar kayağı yapmak ve tabii ki yazmak hobilerim arasında yer almakta.
Şiir yazmaya ne zaman başladınız? Genellikle aşk şiirleri yazıyorsunuz… Bize biraz “Söz ver! Yaşam, Aşk, Ruh” kitabınızdan bahseder misiniz?
Aslında çocukluğumdan beri yazıp çiziyorum diyebilirim. Aklıma geleni yazarım ben. Yolculuklarda ve müzik çalan her ortamda kısa kısa notlar alırım. İnanın konuşur gibi yazıyorum belli bir amacım yok. Ve herkese tavsiye ediyorum. Yazın, aklınıza gelenleri not alın. Bu sizin en büyük hazinenizdir. Aslında kitap yazmak, basmak gibi bir niyetim yoktu. Ancak yazıyordum. İnanın bilgisayarlarımda toplasanız 2 binden fazla şiir, 500 den fazla yazı var. Zaten 2003- 2008 yılları arasında hiç durmadan ABD’deki tek ve ilk Internet gazetesi olan Alaturka online’da ve yine Mezun.com da köşe yazarlığı yapıyordum. Temmuz sonu tatilde iken yeniden yazmaya başladım ve 3 ay boyunca aynı dosyaya yazı yazmaya devam ettim. Arada dönüp okuyunca fark ettim ki aslında bir sürükleyici tarafı var ve okuyucularıma ulaşabilirim. Sonra bir gün tamam bitti dedim kendi kendime. Gidip bir ozalitçide kitap yaptırdım. Ve orada ki çalışanlara minnettarım çünkü bana çok destek oldular. O kitap şeklini görünce önce ailemdeki fertlerle daha sonra bizimle aynı sitede oturan metin ve kitap yazarı Müge Aral hanımla paylaştım. Onlardan da destek görünce, yayınevi de okuduktan sonra hemen yayınlamak isteyince birkaç ay içinde kitabım çıkmış oldu. İnanın bu muhteşem bir duygu.
Kitabım bir yolculuk aslında… Benim hayatımdan kesitler ve deneyimlerden yola çıkarak okuyucuya vermek istediğim mesajlar var içinde. Okuyucu ile dertleşmek, değişik kitlelere ulaşmak ve yorumlarını almak istedim. Su ana kadar gururla söylüyorum: Başarmışım. Hiç tanımadığım insanlardan “bana çok faydalı oldu”, “tam ihtiyacım olduğu dönemde bu kitap elime geçti”, “sanki ben de sizinle bu yollardan geçmişim”, “ben de yazacağım”, “çok sürükleyici ne zaman ikincisini yazıyorsunuz?” şeklinde yorumlar almaya başladım. Bu da beni motive ediyor tabii ama en önemlisi ısrarcı bir şekilde bu hızlı tüketim cağında insanlara diyorum ki “Bir dakika bir durun bir ruhsunuz bunu es geçmeyin, sarılın ruhunuza ne olur onunla yaşayın” diyorum. Ve bu konuda oldukça ısrarcıyım!
Çok renkli bir kişiliğe sahipsiniz. Gezmeyi, değişik insanları tanımayı seviyorsunuz. Bunun yaşamınıza yansımasını anlatabilir misiniz?
Kitabımda da yazdığım gibi insanın bu hayatta kendine vereceği en büyük hediye seyahattir. Bir de nerede olursa olsun insanları tanımak için atacağı adım ve onların hikayelerini dinlemektir. Netice de bir bedeniz bu yasamda ancak baksa ruhlarla seyir ediyoruz. Bu insanların etrafımızda olması tesadüf değil. Onlarda aynı yerden geliyor ve aynı yere yürüyor dolayısı ile hepimiz biriz. Sadece değişik platformlarda yasıyoruz o kadar. İnanın ben bir işe kalkıştığımda ister sosyal sorumluluk projesi olsun, ister bir ticari is olsun, değişik platformlarda ki hiç bir ayırım yapmadan tanıdığım, tanıştığım insanlar el ele veriyorlar. En son Çorum Atatürk İlkokulundan bir sınıf annesinin Twitter da çağrısını duydum. Kütüphane yapılmasını istiyordu. Sesi duydum ve Çorum da bu kütüphaneyi yaptırdım. Hiç tanımadığım insanlar kitap yolladılar, herkes bütçesine göre yardım etti. Şimdi o kütüphane; o gönlü geniş insanlar sayesinde ekstra bilgisayarlarla donatıldı. O yüzden okuyuculara mesajım, güvenlik görevlilerinden, otobüste yanlarında tesadüfen oturan insanlarla bile sohbet etsinler. Herkesin birbirine vereceği bir öğreti var bu hayatta. Sesleri duyun, verin, paylaşın ve ne olursa olsun yeni insanlarla tanışın ve hayatta beraber akın.
Yazarlık serüveniniz nasıl başladı? Amerika’da da yayınlanmış makaleleriniz var bildiğimiz kadarıyla. Bu başarıyı nasıl elde ettiniz?
Dediğim gibi ben yazarım demiyorum. Ben sadece yazarak dertleşmeyi seven bir insanım. Zaman zaman sevdiklerime yazarak ulaşmayı tercih ederim ben. Bilirim ki daha kalıcıdır ve anlamlıdır bu şekil. Hala el yazısı ile mektuplar yazarım. Bunu da herkese öneririm. ABD de ki makalelere gelince inan ki hiçbir şey planlamıyordum ben gönülden yazdıkça dergiler, gazeteler bir şekilde beni bulup yayınlıyorlardı. Bu süreç sonunda beni en mutlu eden olay; Türkiye ye gelip Eczane açma aşamasında iken, birkaç insanın biz sizi yazılarınızdan tanıyoruz demeleri idi. Bu beni çok mutlu etti. Yine Eczacılık fakültesindeki öğrencilere seminer vermeye gittiğim bir gün yine öğrenciler merakla yanıma koştular çünkü internet ortamından yazdıklarımı bulmuş ve okumuşlardı. Başarı gönlü acık tutup konuşturmakla olur. Ben de bunu yaptım. Kariyerinizi ve başarılarınızı kutlarız diyenlere teşekkür ediyorum ancak inan ki bunlar benim süper bir insan olmamdan kaynaklanmıyor sadece yaptığım her şeye yüreğimi akıttığım için oluyor. Bunu yaparsanız öyle çok da uğraşmanız gerekmiyor. Teslim olursanız yapacağınız ise, yürüyeceğiniz hedefe odaklanırsanız yapamayacağınız hiçbir şey yok. Diyorum ya hepimiz aynıyız.
Son olarak Sitemizin okurlarına neler söylemek istersiniz?
Öncelikle böyle sitenize teşekkür ederim. Tabii ki kitabım SÖZ VER! Yaşam Aşk Ruh’u okumalarını kesinlikle tavsiye ediyor ayrıca www.leylaminetandag.com adresinden de gereken tüm bilgilere ulaşabileceklerini belirtiyorum.