Sosyal Medya Haber Sosyal Medya Haberlerinin Resmi Sitesi
Teknoloji, somut ve deneysel anlamda temel olarak teknik yönden yeterli küçük bir grubun örgütlü bir hiyerarşi yardımıyla bütünün geri kalanı (insanlar, olaylar, makineler vb. ) üzerinde denetimi sağlamasıdır (Teknoloji Nedir – McDermott, 1981, s.142 ).
Bir toplumun gelişmişlik düzeyinin belirtisi teknolojiyi üretebilmesi ile ölçülür. Teknoloji üretebilen toplumlar ekonomik olarak da en güçlü toplumlardır. Güçlü bir teknolojiye ve ekonomiye sahip toplumlar ticaret, askeri ve savunma sanayi büyüklükleri ile dünyaya yön verebilirler.
Birinci Dalga Tarım Devrimi
Toplumda birinci dalga olarak bilinen tarım devrimi, ikinci dalga olarak bilinen sanayi devrimi ve üçüncü dalga olarak bilinen enformasyon devriminden sonra en büyük sermayesi bilgi olan toplumlar, bilgiyi teknolojiye dönüştürmekte, teknoloji sayesinde cazip ürünler tasarlamakta, tasarlanan ürünlerin üretim ve pazarlaması için de farklı pazarlama metotları kullanmaktadır.
Önce Hayal Etmekle Başladı
Dünyada teknolojinin gelişimine baktığımızda her şeyin önce hayal etmekle başladığını görebiliriz.
1632 yılında kendi geliştirdiği kuş kanatlarıyla Galata Kulesi’nden uçmayı başaran ilk insan olan Hezarfen Ahmet Çelebi’den yüzyıllar sonra Wilbur ve Orville Wright (Wright Kardeşler) 1903 yılında ilk uçağı yapmayı başardılar.
Bilim Kurgu yazarı olan Jules Verne, henüz modern denizaltıların olmadığı dönemde (1870) Denizler Altında 20.000 Fersah kitabında Nautilus adlı devasa bir denizaltı tasarlamış ancak 1890 yılında Ward-Leonard sistemi adı verilen denizaltı yapılabilmiştir.
Yine Jules Verne’nin Aya Seyahat (1865) kitabından tam 104 sene sonra, gerçek astronotlar 21 Temmuz 1969 tarihinde, Kartal adı verilen araçlarıyla Sukunet Denizi bölgesinde Ay yüzeyine inmeyi başardılar. Canlı yayında 600 bin kişi tarafından izlenen Aya ilk çıkış, Neil Amstrong’un ‘‘İnsan için küçük fakat insanlık için büyük bir adım.’’cümlesi ile özdeşleşti.
Teknolojiler Ortaya Çıkmadan Filmlerde İzliyoruz
Hayal konusunda sınır tanımayan insanoğlu bazı teknolojileri henüz geliştiremese de bunu edebiyat, televizyon ya da sinema alanına taşımayı başarmıştır. Henüz Aya ayak basılmadan önce, 1966 yılında yayınlanmaya başlayan ‘Uzay Yolu’ isimli dizide devasa uzay gemileri ile seyahatler yapılmıştır. Bu dizinin en akılda kalıcı repliği şüphesiz ki ‘Bizi Işınla Scoty’dir. Işınlanma işlemi o yıllarda hayal gücünü zorlayan olağanüstü bir fenomendir. Şu an filmdeki teknolojiye hala ulaşamasak da CERN’de yapılan deneylerin sonuçlanması bu konuda da önemli bilgiler edinilmesini sağlayacaktır.
Amerikalı yazar ve düşünür ve Matrix filminin de ilham kaynaklarından biri olan Kevin Kelly, İstanbul’da katıldığı 10.Bilişim Zirvesi’nde yaptığı konuşmada:
‘Bilişimde imkânsıza hazır olun. Dünyanın en önemli buluşları henüz bulunmuş değil. 50 yılda 400 yıllık değişim olacak. Kendi kendine giden arabalar insan klonlama DNA dizilim incelemesi her şey gerçek olabilir. Dünyada bugüne kadar gelmiş geçmiş olan tüm müzikler 6TB bir hard diske kaydedilebiliyor ve 500 $ a satılabiliyor. 5-10 yıl sonra bu yüz dolara düşecek. Çevremizdeki bütün küçük ekranlar büyüyecek ve hayatın her alanında dev ekranlar olacak. Sadece yazarak değil tüm vücudumuzla bu bilişimin içine gireceğiz. İnternette videoların ağırlığı giderek daha da artacak.’ Şeklinde belirttiği görüşler teknolojinin insan hayatı üzerinde nasıl değişikliklere yol açabileceği konusunda bize fikir verebilir.
Kevin Kelly’nin yaptığı konuşmada gelecekte hayatının her alanında dev ekranlar olacağı şeklindeki ön görüsü, 1950’de hayatını kaybeden George Orwell’in 1984 kitabında tarif ettiği hayatın dev ekranlarla yönetildiği distopik dünyayı akla getirir.
Günümüz Teknolojisinin Devrimi İnternet
Günümüz teknolojisinin dünyaya sağladığı en önemli ve devrim niteliğindeki buluş internettir. İnternet sayesinde bilgi tüm dünya üzerinde çok kısa sürede yayılabilmekte ve çok geniş kitlelere hitap etmektedir. Tüm gündelik yaşamını sosyal medya üzerinden düzenleyen insanlar için internet araç değil amaç halini almaya başlamıştır. Günlük değil anlık haberler internetten takip edilir, insanlar birbirlerini aramak yerine kişisel sayfalarına ileti bırakır, dünyanın bir ucundaki arkadaşları ile webcam sayesinde görüntülü konuşabilir, alışverişini evinden hiç çıkmadan sanal ortamdan yapabilir, oyun oynayabilir hatta eğitim görebilir duruma gelmişlerdir. Gelinen bu son nokta geleneksel haber ve reklam mecralarının da hızla değişmesine yol açmaktadır.
Kevin Kelly, 10.Bilişim Zirvesinde yaptığı konuşmasında internete dair: ‘Bundan 7 bin gün önce başlayan internet macerasında, başlangıçta hiç beklenmeyen gelişmeler yaşandığına işaret ederek, önümüzdeki 7 bin günde yaşanacak büyük değişimi belirleyecek dört ana noktayı ‘Ekranların yaygınlaşması’, ‘Paylaşımın temel değer haline gelmesi’, ‘Her şeyin kopyalanabilir olması’ ve ‘Gerçek zamanlı veri akışı’ olarak sıraladı.
Kelly, bütün bu cihazların birbirine entegre olduğu ağı ‘bulut bilişim'[1] olarak tanımladığı konuşmasında, bunun bir paylaşım duygusu yarattığına işaret etti. İnsanların ne aldıklarını, nerede bulunduklarını, sağlıklarının durumunu, tatil planlarını, yeme alışkanlıklarını, genetik yapılarını bile paylaşmaya yöneldiğini söyleyen Kelly, bunun, anlayışı artırmanın yanı sıra rekabetçi ortamı getirerek ekonomik avantajlar da sağladığı, ancak bulut bilişim konusunda paylaşılan bilgilere kimin sahip olduğu, sorumluluğu kimin taşıdığı, yasalara uyumun nasıl sağlanacağı gibi üzerinden gelinmesi gereken sorunların da bulunduğunu anlattı.
Dünyanın En Büyük Kopyalama Makinesi
İnterneti, dünyanın en büyük kopyalama makinesine benzeten Kelly, ‘Serbestçe dolaşan kopyaların olduğu bir dünyada değerli olan şey, kopyalanmayanlar olacak. O yüzden bir şeyler yapıyorsanız, kopyalanması kolay olmayan şeyler olmalı’ dedi. Kelly, burada da ücretsiz kopyası elde edilebilecek şeylerde dahi kişiselleştirme, güvenilirlik, orijinallik gibi kriterlerin rol oynayabileceğini söyledi.
İnternetten para kazanma konusunda sorun yaşanmayacağını vurgulayan Kelly, ‘Tarihin gösterdiği bir şey var: Dikkatler nereye toplanıyorsa, para da onu takip ediyor. İnsanlar bir şey üzerine ne kadar zaman harcarlarsa, bu sektörde toplam gelir de artıyor’ dedi.[2]
Günümüzde internetin haber alma-bilgiye ulaşma aracı, bir banka, koca bir alışveriş merkezi, önemli bir reklam alanı, sanal bir devlet, eğlence merkezi, arkadaş bulma ortamı, özel ve tüzel paylaşma ortamı gibi bir çok şeyin yerini tuttuğunu söylemek mümkündür. İnsanlar internet üzerinden fon alımı, borsa, forex işlemlerini yapabilmekte, ticari siteler kurarak para kazanabilmektedirler. Demek ki internet başlı başına ekonomik bir mecra da olabilmektedir.
Kaynaklar:
[1] Bulut bilişim (Cloud computing) veya işlevsel anlamıyla çevrim içi bilgi dağıtımı; bilişim aygıtları arasında ortak bilgi paylaşımını sağlayan hizmetlere verilen genel ad. http://tr.wikipedia.org/wiki/Bulut_bili%C5%9Fim [2] http://www.genbilim.com/content/view/291770/204/
